Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Ocak-Eylül 2019 döneminde (pandemi kısıtlamaları nedeni ile güncel veriler kullanılamamıştır) Türkiye’den 7 milyon 411 bin 702 kişi farklı maksatlarla yurt dışına çıkış yapmıştır. Bu rakam bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 11.9’luk bir artışa tekabül etmektedir. Herhangi bir aksaklık yaşamadan seyahatlerini gerçekleştirmiş bu şanslı grubun yanı sıra, çok sayıda insan da henüz vize aşamasında aldıkları ret kararları nedeniyle hayallerini ötelemek veya iptal etmek zorunda kalmaktadır. Bu kapsamda, genel bir fikir edinebilmeniz için Türkiye’den yapılan başvurularda en sık karşılaşılan ret gerekçelerini sizler için derledik;
Yanlış Vize Kategorisinde Başvuru Yapmak
Ülkelerce farklı maksatlara yönelik faklı vize türleri tanımlanmış ve her vize türü için de birtakım kısıtlamalar öngörülmüştür. Örneğin standart bir ziyaretçi vizesi ile gittiğiniz ülkede eğitim göremez veya çalışamazsınız. Böylesi bir uyumsuzluğun veya vize rejimi ihlalinin tespiti durumunda müteakip başvurularınızın ret edilmesi veya başvuru yasağı getirilmesi söz konusu olabilmektedir.
Uygun Finansal Kaynak Gösterememek
Toplumların finansal alışkanlıkları, yaşadıkları coğrafyadan ülke tarihine ve ülkelerinin genel ekonomik durumundan sosyokültürel yapılarına kadar birçok etkenin tesiri altında şekillene gelmiştir. Yaşadığınız ülkede yaygın olan ve genel kabul gören bir yatırım aracı farklı bir coğrafyada yaşayanlar tarafından makul karşılanmayabilir. Türkiye’den yapılan vize başvurularında yastık altı para ve/veya altın cinsinden birikimler finansal kaynak olarak gösterilmektedir. Ülkemize kıyasla daha istikrarlı para birimlerine ve dolayısıyla farklı yatırım ve birikim alışkanlıklarına sahip olan batılı ülkelere yapılan vize başvuruları çoğunlukla uygun finansal kaynak gösterilemediği için ret edilmektedir.
Vize/Uluslararası Seyahat Geçmişine İlişkin Hususları Beyan Etmemek
Bazen başvuru sahipleri, vize ve/veya uluslararası seyahat noktasında geçmişte yaşanmış olumsuzlukları önemsiz görerek veya bildirilmemesi durumunda dikkate alınmayacağını değerlendirerek beyan etmekten kaçınabilirler. Unutmayın ki ülkeler kendi veri tabanlarının yanı sıra, yaptıkları anlaşmalar çerçevesinde, diğer ülkelerin de veri tabanlarına erişebilmekte ve vize geçmişinize ilişkin olumsuzlukları kolaylıkla tespit edebilmektedirler. Bu kapsamda eksik beyanda bulunulması ve bunun tespit edilmesi durumunda vize başvurunuz ret edilebilmekte ve beyan edilmeyen hususun ciddiyetine bağlı olarak da başvuru yasağı getirilebilmektedir.
Doğru ve/veya Uygun Belge Sunmamak
Kendi profilinize ve başvuru türüne uygun evrakı, doğru formatta sunmanız büyük önem arz etmektedir. Bu konuda daha önceki tecrübeleri ile size yol göstermeye çalışan yakınlarınızdan ve arkadaşlarınızdan ziyade konusunda uzman profesyonellerden yardım almanız başvuru sürecinde yaşanabilecek talihsizlikleri minimize edecektir.
Eksik Evrak ile Başvuru Yapmak
Ülkelerin vize mevzuatı oldukça detaylı ve karmaşıktır. Buna karşın başvuru sahiplerinden istenen her türlü bilgi ve belgeyi eksiksiz olarak sunmaları beklenir. Bu noktada bütün ülkeler vize mevzuatlarında, sorumluluğunun başvuru sahiplerine ait olduğunu açıkça ifade etmişlerdir. Bir diğer olumsuz husus ise ülkelerin kendi vize mevzuatında detaylı yönlendirmeden ziyade genel bir çerçeve sunmalarıdır. İlgili kurumların web sayfalarında yer alan sınırlı bilgi ile yetinmek ve profesyonel tecrübeyi göz ardı etmek çoğunlukla yetersiz ve/veya yanlış bilgi/belge sunmanıza ve başvurunuzun ret edilmesine yol açabilir.
Vize Ofislerinden Anlayışlı veya Esnek Bir Yaklaşım Beklemek
Vize memurları, yapılan başvuruları ilgili vize mevzuatına göre değerlendirmek ve bu doğrultuda karar almak zorundadırlar. Sürecin hiçbir aşamasında başvuru sahibinin lehine inisiyatif kullanamayacak olan vize memurlarından anlayış veya esneklik beklemek büyük bir yanılgı olur. En ufak bir eksik ve/veya hata vize başvurunuzun ret ile sonuçlanmasına yol açabilir.
Sadece Resmî Kurumların Web Sayfalarındaki Bilgileri Esas Alarak Başvuru Yapmak
Birçok başvuru sahibi kaynağından temin edilmiş bilginin güvenilir ve yeterli olduğunu düşünür ve başvurularını bu doğrultuda şekillendirir. İlgili kurumların sağladığı bilginin güvenilirliği noktasında herhangi bir sorun olmamakla birlikte, yeterliliği çoğu zaman sorgulanmalıdır. Örneğin birçok ülkenin resmi mevzuatında Turistik Vize başvuruları için tek zorunlu evrak pasaport olarak belirtilmiş ise de başvuru sahiplerinin her istisnai durumu uygun evrak ile desteklemesi beklenir. Bu noktada isabetli karar verebilmek için başvuru türüne ilişkin tüm detaylara hâkim olmak ve yeterli tecrübeye sahip olmak gerekmektedir.
